Huzur İslam’dadır sözü kime aittir? Kuran-ı Kerim'de benzer ifadeler yer alıyor - Haber Jet

Huzur İslam’dadır sözü kime aittir? Kuran-ı Kerim’de benzer ifadeler yer alıyor

Eskiler; “Sırat, kıldan ince, kılıçtan keskindir” sözüyle İslam’ın insana vaadettiği huzuru yakalamanın kolay olmadığını söylemek istemişlerdi. Günümüzde Müslümanların iddia ettiği “Huzur İslamda’dır” sözünü kim ne maksatla söylemiştir? Gelin “Huzur İslamda”dır sözünün kime ait olduğuna, ne amaçla söylendiği aratılıyor.

Müslümanların sık sık dile getirdiği; “Huzur İslâm’dadır” sözü esasen bir hakikati vurgulamak için söylenmiştir. Peki, geniş kesimlerin bu kadar söylediği Huzur İslam’dadır sözü kime aittir?

Zira İslam, hiç kimseyi bu dine girmek için zorlamamıştır. İslam’la şereflenen insanlara zorluk ve meşakkat yoktur. Allah’ın (cc), kulları için zorluk dilemediğini aksine kolaylık dilediğini söylemektedir. Ancak bazı kullar, Allah’ın emir ve yasaklarına uymadığı, uzak durdukları için sözün teorik yapısına ve vakarına birtakım itirazlarda bulunmuşlardır.

huzur islamdadır sözü kime aittir

İslâm kelime manası olarak; barış, saadet ve insanın huzura ermesi demektir… Özellikle İsrail’in Filistin’de yaptıkları zulmü protesto ederken İslam dinini araştırıp İslam ile şereflenen insanların çoğunun söylediklerine baktığımızda hepsinin gönüllerine huzur dolduğunu, hepsinin zarafet, incelik ve nezâket kazandıklarını görmüşüzdür.

HUZUR İSLAM’DADIR SÖZÜ KİME AİTTİR?

Huzur İslamda’dır sözü, günümüzde anonim bir söz halini almıştır. Söz bu ifade biçimiyle hiçbir ayette ve hadis kaynaklarında geçmemektedir.

Ancak Allah katında hak ve tek din olan İslâm dini ile ilgili Kur’an-ı Kerim’de: “…Bugün; Size dîninizi ikmâl ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı beğendim…” (el-Mâide, 3) hitabında bulunmuştur.

huzur islamdadır sözü kime aittir

Allah’ın kulları için seçtiğini söylediği “İslam dini” insan fıtratına en uygun din olmasından esinlenerek 1990’lı yılların siyasi hareketlerinin ve gruplarının gayretleriyle hemen her arabanın arka camına yazılmış sloganik bir ifade halinde bugünlere kadar gelmiştir.

HUZUR İSLAMDA SÖZÜNÜN HİKAYESİ

Evet 1990’lı yıllar…. O dönem, İslamcılarla, Cumhuriyetçi liderlerin en çok tartışıp, kavga ettiği yıllardı. Bir taraftan; Batılı ve modern düşünce akımını savunan Laik kesim, öteki tarafta İslam Hukuku’yla yaşamak isteyen “Milli Görüş” taraftarları… Biri, “İslam dinin kuralları ve hukuku uygulanmalı”, “İslami yönetimle topluma huzur gelir” diyen, diğer taraftan: “Batı’ya entegre olarak muasır medeniyetler seviyesine çıkma” arzusunda olan tarafların en çok tartıştığı yıllardı…

“Milli Görüş”e gönül vermiş insanların görüşünün temelini insan fıtratına uygun yönetim ve yaşam tarzını sağlayan “İslam Dini ve Hukuku” ile idare edilmek arzusu yatıyordu. Onlara göre, insanı Allah yaratmıştı. Dolaysıyla yapısını, karakterini, mizacını, fıtratını en iyi bilecek olan Allah’tı. O halde Allah’ın insanlığa emir ve yasaklarını bildirdiği Kur’an-ı Kerim’in bir hayat felsefesi haline getirilip uygulanması önce bireysel, sonra toplumsal huzurun tesis edilmesini sağlayacak yegâne şeylerdi.

huzur islamdadır sözünü kim söyledi

Bu düşünce sisteminin pratik yaşama yönelik iddialarını güçlendirmek için güçlü kavramlar üzerinde söylemlerde bulunuyordu.

Bunlar o dönemde toplumsal huzurun bozulmasındaki en önemli olayların çoğunu oluşturan adli suçlarla ilgiliydi. İsviçre menşeili cezaların adli suçlara gereken cezaların tatbik edilmesinde yetersiz kaldığı söyleniyordu. Buna göre, en uygun cezalar, İslam Dini’nde ve Hukuku’nda binlerce yıldır uygulanıyordu.

Örneğin, hırsızlık suçunun İslam Hukuku’nda yaptırımı hırsızın suç sayısı ve derecelerine göre elinin kesilmesine kadar gidebiliyordu. Bu ceza sistemini ilkel bulan Laik kesimin yüzünden suçlar azalmıyor aksine arttıkça artıyor düşüncesi hakimdi. Eğer İslam Hukuku uygulanmış ve bu cezalar tutarlı bir şekilde tatbik edilmiş olsaydı hırsızlık suçu azalır bir zaman sonra elinin kesilmesinden korkan insanlar hırsızlık yapamayacaktı.

Bu yıllar ülkede faali meçhul cinayetlerin en çok yaşandığı yıllardı. Cinayet suçlarına İslam Hukuku’nda “kısasa kısas” uygulanıyordu. Bu ceza insan fıtratına en uygun cezaydı. “Kısasa kısas” tutarlı bir şekilde uygulanmış olsaydı öldürdüğünde, öldürüleceğini bilen biri kimseyi öldürmek istemeyecekti.

Bu yılların yine en büyük sorunlarının başında; faiz, gelir adaletsizliği, zenginlerin daha da zengin olmasıydı. Bu dönemde İslam hukuku bunların hepsine savaş açmış ve hepsi haram kılınmıştı. Hatta İslam Dini, fakirden zengine akan ekosistemi men ederek, yerine “zekat” gibi, “sadaka” gibi ödemeler yoluyla zenginden fakire doğru akan adil bir düzenin oluşmasını istiyor, alın teri döken, her çalışanın hakkını “teri soğumadan” ödenmesini emreden bir yönetim anlayışını emrediyordu.

Beri taraftan o dönemin en büyük sorunları arasında ahlaksızlık ve zinaya karşı tedbir alınmıyor oluşuydu. Aksine bu dönemde “genel ev” denilen işletmeler “en çok vergi veren” şirketler olarak gazetelerde haber yapılıyordu.

huzur islamdadır sözü kime aittir

HUZUR İSLAMDADIR SÖZÜ GÜNÜMÜZ ŞARTLARINA, GEÇMİŞİ HATIRLATIYOR

Zina, İslam dini ve hukukuna göre, toplumun çürümesine sebep olan, aile kurumuna zarar veren en büyük suçlar arasında yer alıyordu. Bu suça yönelik yaptırımlarla ilgili yasalar yeterli görülmüyor, bu suçların cezasız kalmaması talep ediliyordu.

Eğer İslam Hukuku’nun vereceği cezalar uygulanmış olsaydı, zina yaygınlaşmayacak, kutsal bildiğimiz aile kurumlarımız her türlü çirkinlikten korunmuş olacaktı.

Öte taraftan toplumsal huzuru tesis edecek mevzuların dışında kalsa da esasen hukukun yaygınlaşmasını sağlayıp, toplumun huzurunu arttıracağına inanılan bireysel ibadetlerin yapılması -namaz kılmak, oruç tutmak, Hacca gitmek- huzurun tesis edilmesine büyük katkılar sağlayacaktı.

Herkesin ibadetlerini aksatmadan yapması, motivasyonu arttıracak, ruhsal sorunlara da çare olabilecekti.

huzur islamdadır sözü ayet mi hadis mi

Erkeklerin ve kadınların fıtratlarına uygun yaşamasının istendiği bu dönemde de toplumun huzura kavuşması için erkeğin ağır ve zorluk gerektirdiği için dışarda çalışarak, ailesinin geçimini sağlaması, kadının ise çocuk doğurup onları toplumun gelişmesi için en iyi şekilde yetiştirmesi talep ediliyordu.

Bunların hepsini İslam Dini zaten emrediyordu. İslam Hukuku’nda kadına temel görevlerinin yanında çalışmak da yasaklanmamıştı. Din, en fazla hak ve hürriyeti kadınlara getiriyordu. Ama modern düzen kadını metalaştırmıyor, yapısına, fıtratına, karakterine uygun bir şekilde yaşamasına engel oluyordu.

İşte, “Huzur İslamda” söylemi böylece bu ülkede en çok söylenilen, beğenilen, istenilen ve yaşanması talep edilen sözler arasında kaldı. Bu sözün en büyük sorunu toplumsal huzuru gerçekten sağlayabilmiş bir örneğinin olmayışıydı.

Hal böyle olunca: “Huzur İslam’da” ise neden dünyadaki tüm Müslümanlar huzursuz?, Müslümanlar neden hep sıkıntı içinde?” gibi itirazların artmasına neden oldu.

Peki, siz ne düşünüyorsunuz? “Huzur İslam’da” mı? Yoksa sözün teorisi ve pratiği arasındaki tutarsızlıkta mı?

huzur islamdadır sözünü kim söyledi kim tarafından söylendi

HUZUR İSLAMDA AYET Mİ, HADİS Mİ?

Direkt bu cümle haliyle “Huzur islamdadır” sözü, bir ayet ya da hadis değildir.

Ancak buna vurgulayıcı cümleler yapan pek çok ayet, Kuran-ı Kerim’de geçmektedir.

Yaşam

Yorumunuzu yazın...

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir