Chobani ne demek, neden Greek yoğurt belli oldu
Hamdi Ulukaya'nın kurduğu Chobani, ABD'de süzme yoğurt pazarının lideri oldu. İşte Chobani'nin anlamı, başarı hikayesi, serveti ve "Greek yoğurt" olarak adlandırılma nedeni.
Hamdi Ulukaya’nın Chobani markası, yalnızca bir yoğurt şirketinden daha fazlası; bir başarı hikayesi ve kültürel bir köprü olduğu değerlendiriliyor.
CHOBANİ NE DEMEK?
“Chobani” ismi, Türkçede “çoban” kelimesinden türetilmiştir. Çoban, Türkçede sürü hayvanlarını güden kişiyi ifade eder ve Ulukaya, bu ismi seçerek çocukluğunda geçirdiği zamanı ve köklerine olan bağlılığını yansıtmak istemiş. Bu isim, Ulukaya’nın Erzincan’da büyüdüğü dönemdeki kültürel ve doğal yaşamla olan bağına bir gönderme niteliğinde. Aynı zamanda, “chobani” kelimesi, Balkan dillerinde de “çoban” anlamına gelir ki, bu da Ulukaya’nın markasının uluslararası bir çekiciliğe sahip olmasını sağlamıştır. Markanın adı, sadece bir ürünü değil, bir yaşam tarzını, doğallığı ve geleneksel değerleri temsil eder.
İsim, Ulukaya’nın süt ürünleri sektöründeki tecrübesine ve Türkiye’deki köklerine dayanır. Markanın adı, Ulukaya’nın yoğurtla ilgili vizyonunu ve ürünlerinin doğal, saf ve geleneksel olma felsefesini ifade eder. Bu isim, Chobani’nin ABD’de tanınmasında ve insanların markaya olan ilgisinde önemli bir rol oynamıştır.
Ayrıca, “Chobani” adının seçilmesi, Ulukaya’nın yoğurt yapma sanatını ve bu sanatın arkasındaki hikayeyi vurgulamak için mükemmel bir seçim olmuştur.
CHOBANİ YOĞURT HİKAYESİ
Hamdi Ulukaya, 2005 yılında New York’ta kapatılmış bir Kraft Foods fabrikasını satın alarak Chobani’nin temellerini attı. İlk başta spam e-postası olarak görülen bir fırsat, Ulukaya’nın ABD’de süzme yoğurt pazarını değiştirecek olan girişimine dönüştü. Ulukaya, bu fabrikayı satın aldıktan sonra, yalnızca beş kişilik bir ekiple başladı ve yoğurdu mükemmelleştirmek için 18 ay boyunca çalıştı. Fabrikanın duvarlarını boyamakla işe başlayan ekip, zamanla eski Kraft çalışanlarını da işe alarak büyüdü ve sonunda 2 binden fazla çalışana ulaştı.
Chobani’nin büyüme stratejisi, basit ama etkiliydi: Küçük marketlerden başlayarak, müşterilere ürünü denetme fırsatı vererek ve büyük süpermarket zincirleriyle işbirliği yaparak genişledi. Ulukaya, marketlere raf kirası ödeyemeyecek kadar sınırlı finansmanı olduğundan, yoğurtla ödeme yapmayı teklif etti.
İlgili Haberler
Bu yenilikçi yaklaşım, Chobani’nin piyasada hızla tanınmasını sağladı. 2012’de Idaho’da dünyanın en büyük yoğurt fabrikasını açarak, 1 milyar doları aşan satışlar yaptı ve “En Yenilikçi 10 Şirket” arasında yer aldı.
CHOBANİ YOĞURT SERVETİ
Hamdi Ulukaya’nın Chobani ile elde ettiği servet, 2024 yılı itibarıyla 2,3 milyar dolar olarak Forbes tarafından açıklandı. Ulukaya, Chobani’nin ABD’de ve dünya çapında başarısıyla bu serveti kazandı. Chobani, yalnızca yüksek satış rakamlarıyla değil, iş dünyasında sosyal sorumluluk projeleri ve çalışanlarına hisse dağıtma gibi adımlarla da dikkat çekti. Bu, Ulukaya’nın hem ticari hem de insani başarısını yansıtıyor. Son 2 gün içinde sosyal medyada yapılan paylaşımlar, Ulukaya’nın İstanbul Boğazı’ndaki Feyyaz Tokar Yalısı’nı satın alma girişimini doğruluyor, bu da servetinin yeni bir kullanım alanı bulduğunu gösteriyor.
Ulukaya, servetinin büyük bir kısmını hayır işlerine yatırmış, özellikle mülteci krizine yönelik çözümler için çalışmıştır. Tent Foundation gibi projelerle, mültecilerin iş hayatına entegrasyonunu sağlamış ve bu alanda küresel bir lider olarak tanınmıştır. Ulukaya’nın serveti, sadece mali başarıların değil, aynı zamanda sosyal etki yaratma gücünün de bir göstergesi olarak kabul edilir.
CHOBANİ YOĞURT NEDEN GREEK YOĞURDU?
Chobani, ABD’de “Greek yoğurt” olarak pazarlanıyor çünkü Ulukaya, bu terimin zaten var olan ve gelişmekte olan bir pazara hitap etmesini istedi. ABD’de “Greek yoğurt” denildiğinde, tüketicilerin kafasında süzme, daha kremalı ve daha sağlıklı bir yoğurt imajı oluşur. Bu pazarlama stratejisi, Chobani’nin 2007’deki lansmanından itibaren ürününün hedef kitlesini belirlemesine ve hızlı bir şekilde büyümesine yardımcı oldu. Ulukaya, “Türk yoğurdu” yerine “Greek yoğurt” terimini kullanarak, mevcut pazar trendini kullanmayı tercih etti, çünkü ABD’de bu terimle zaten bir pazar vardı.
Ulukaya, “Greek yoğurt” tabirinin kullanılmasının ardındaki mantığı açıklarken, bu terimin ABD’de zaten tanınan ve tüketiciler tarafından sevilen bir kavram olduğunu belirtmiştir. Ancak, Ulukaya’nın niyeti, sadece ticari bir başarı değil, aynı zamanda Türk kültürünü de tanıtmaktı. Bu nedenle, Chobani’nin bazı ürünlerinde ve diğer girişimlerinde Türk kültürüne ait unsurlar kullanarak, Türk mutfağını ve geleneklerini tanıtmaya çalışmıştır. Ulukaya, Avrupa pazarında “Greek yoğurt” tabirini kullanamasa da, Chobani markasının temelinde bu kavramın yer aldığını ve markanın asıl değerinin kendisi olduğunu belirtmiştir.