Trump İsrail’i destekliyor mu? Filistin görüşü dikkat çekti

Trump'ın İsrail-Filistin çatışmasındaki yaklaşımı, İsrail lehine yoğun bir destek sağlamış ve Filistin’in hak taleplerini zayıflatmıştır. ABD seçimlerinin ardından Trump’ın başkan seçilmesi, İsrail’in mevcut politikalarını sürdürmesi anlamına gelirken, Harris’in seçilmesi ise İsrail için yeni kısıtlamalar doğurabilir.

TRUMP İSRAİL’İ DESTEKLİYOR MU?

Donald Trump’ın İsrail-Filistin politikaları, özellikle ABD başkanlık döneminde aldığı sert ve tek taraflı kararlarla dikkat çekti. Trump yönetimi, İsrail’in çıkarlarını destekleyen adımlar atarken, Filistin’in uluslararası alanda savunduğu haklara yönelik eleştirileri beraberinde getirdi.

Trump’ın 2016-2020 başkanlık dönemindeki politikaları, İsrail yanlısı görüşleriyle öne çıkan aşırı sağcı gruplar tarafından oldukça desteklenirken, Filistin için barışa yönelik umutları azalttı.

DONALD TRUMP İSRAİL GÖRÜŞÜ

Öncelikle, Trump’ın İsrail’e yönelik en dikkat çekici hamlelerinden biri, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasıydı. 2017’de ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması, yalnızca Filistin tarafında değil, uluslararası arenada da ciddi tartışmalara yol açtı.

Bu karar, İsrail-Filistin arasındaki iki devletli çözüm fikrini zayıflatan ve Kudüs’ün statüsüne dair yeni krizleri tetikleyen bir adımdı. Trump yönetimi, bu kararla birlikte ABD büyükelçiliğini de Kudüs’e taşıyarak İsrail’e açık desteğini gösterdi.

TRUMP’IN FİLİSTİN GÖRÜŞÜ

Trump’ın damadı ve dönemin Orta Doğu danışmanı Jared Kushner’ın hazırladığı sözde barış planı ise Filistin tarafından reddedildi. Bu plan, İsrail’in Batı Şeria’nın büyük bir bölümünü ilhak etmesine zemin hazırlarken, Filistinliler için bağımsız bir devlet kurulması fikrini ikinci plana attı. Bu süreçte Trump, Tel Aviv yönetiminin işgal altındaki topraklardaki yerleşimlerini desteklerken, iki devletli çözüm fikrine karşı adımlar attı.

ABD seçimleri yaklaşırken, Trump’ın İsrail’e yönelik tutumu İsrail’de olumlu karşılanırken, mevcut Demokrat aday olan Kamala Harris’e yönelik ciddi eleştiriler dile getiriliyor. İsrail’in sağcı koalisyon hükümeti, Trump’ın yeniden Beyaz Saray’a dönmesini, kendileri için bir fırsat olarak değerlendiriyor.

Aşırı sağcı İsrail yetkilileri, Trump’ın destekleyici politikalarının devam etmesini umut ederken, Harris’in Filistin meselesinde daha dengeli bir politika benimsemesinden endişe ediyor.

TRUMP FİLİSTİN’İ DESTEKLİYOR MU?

Öte yandan, Trump’ın yeniden seçilmesi halinde İsrail’in saldırgan politikalarına sınırlı destek sağlayabileceği yönünde spekülasyonlar da mevcut. The Times of Israel’in isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberlerde, Trump’ın, Netanyahu’ya Gazze’deki saldırıları yeni başkanlık dönemine kadar sona erdirmesi yönünde bir çağrı yaptığı belirtiliyor. Trump’ın bu talepleri, Washington ile Tel Aviv hattında olası bir gerilimin habercisi olarak görülüyor. Özellikle ABD’nin çıkarları doğrultusunda hareket eden İsrail’in, Filistin’e yönelik saldırılarını sınırlamak zorunda kalabileceği dile getiriliyor.

ABD’deki başkanlık seçimleri, hem İsrail hem de Filistin açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Trump’ın yeniden seçilmesi, İsrail’in bölgedeki agresif politikalarına devam etmesine olanak sağlayabilecekken, Harris’in başkanlık koltuğuna oturması halinde Tel Aviv’e yönelik daha sert bir tutum takınılacağı öngörülüyor. Uzmanlar, Demokratların, İsrail’in bölgedeki saldırılarına karşı daha fazla baskı uygulayabileceğini, ancak dikkatli davranacaklarını düşünüyor. Bu durum, Biden yönetiminin “dengeli” İsrail-Filistin politikası ile uyumlu gözüküyor.

Özellikle Trump döneminde Washington-Tel Aviv hattında geliştirilen ilişkiler, İsrail için önemini korurken, Trump’ın “önce Amerika” politikasının İsrail’e yönelik askeri yardımları sınırlayabileceği belirtiliyor. İsrail’in bu durumdan etkilenebileceğini düşünen Tel Aviv yönetimi, kendi ulusal savunma ve silah sanayisine yönelik yatırımlarını artırıyor.

Netanyahu’nun koalisyonundaki aşırı sağcı bakanlar ise Trump’ın başkanlığının kendileri için daha faydalı olacağını savunarak, Washington’daki Demokratlara karşı güçlü bir söylem geliştiriyor. Bu süreçte Trump’ın Filistin’e yönelik politikasının, İsrail’in Orta Doğu’daki etkisini genişletmesi için bir araç olarak kullanılabileceği ifade ediliyor.