Suriye Sednaya Hapishanesi +18 görüntüler paylaşıldı
Sednaya Hapishanesi'nden yeni çıkan +18 görüntüler, Esad rejiminin işkence ve infaz pratiklerini gözler önüne seriyor. Bu görüntüler, Suriye'de yaşanan vahşetin boyutunu bir kez daha dünya gündemine taşıdı.
Suriye’de devrilen Beşşar Esad rejiminin en korkunç işkence merkezlerinden biri olan Sednaya Hapishanesi’nden çıkan yeni görüntüler, insan hakları ihlallerini ve sistematik işkenceleri belgelemeye devam ediyor.
SURİYE HAPİSHANESİ +18
Sednaya Hapishanesi, 2011’de başlayan Suriye iç savaşı sırasında rejim karşıtı göstericilerin tutulduğu ve işkence gördüğü yer olarak biliniyor. Başkent Şam’a yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta bulunan bu cezaevi, rejim güçlerinin sessiz ve sistematik bir şekilde binlerce insanı öldürdüğü bir mekan olarak tarihe geçti. Uluslararası kuruluşların raporları, burada “toplu idam” yoluyla yargısız infazların yapıldığını, tutukluların insanlık dışı koşullarda tutulduğunu, sistematik işkencelere maruz kaldığını ve gerekli tıbbi bakım ile gıdadan mahrum bırakıldığını ortaya koyuyor. Tutsaklar, cezaevine geldikleri andan itibaren “hoş geldin partisi” olarak adlandırılan şiddetli dayak ve işkencelere maruz kalıyordu. Bu dayaklar sırasında kafalarına aldıkları darbeler nedeniyle bazı tutukluların öldüğü biliniyor.
Cezaevine gelenler, beyaz kamyonlarla “et dolabı” olarak adlandırılan bir taşıma yöntemiyle getiriliyor ve hapishaneye vardıklarında, kimlikleri kaydedilirken şiddetli dayak ve işkencelere maruz kalıyorlardı. Eski cezaevi yetkilileri, bu sürecin nasıl işlediğini anlatırken, tutukluların gözleri bağlı olarak kamyonlardan indirildiğini, yüzüklerinin, saatlerinin alındığını ve gardiyanlar tarafından dövülüp tekmelendiğini ifade etti. Bu yöntemlerle tutukluların iradesi kırılmaya çalışılırken, onlar daha sonra “yalnızlar” olarak bilinen yeraltı hücrelerine yerleştiriliyordu.
SEDNAYA HAPİSHANESİ +18 GÖRÜNTÜLER
Sednaya’dan çıkan yeni görüntüler, hapishanenin korkunç gerçeklerini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu görüntülerde, tutukluların nasıl işkence edildiği ve infaz edildiği açıkça görülüyor. Görüntüler, çeşitli işkence yöntemlerini belgeliyor; bu yöntemler arasında kaynar su dökme, elektrik şoku verme, metal sandalyeye oturtularak elektrik verme, bedene kızgın yağ damlatma ve sigara söndürme gibi insanlık dışı uygulamalar yer alıyor. İşkence, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik olarak da yoğun bir şekilde uygulanıyor ve bu da tutukluların kalıcı hasarlar almasına neden oluyor.
İlgili Haberler
Son günlerde paylaşılan görüntüler, özellikle +18 içeriğe sahip olmaları nedeniyle büyük yankı uyandırdı. Bu görüntüler, Sednaya’da yaşananların sadece bir kısmını gösterse de, işkencenin ne kadar sistematik ve vahşi olduğunu kanıtlıyor. Tutukluların infaz öncesi maruz kaldığı şiddet, gecenin bir yarısı gözleri bağlı olarak “infaz odası” denilen yere götürülmeleri ve idam edilmeleri anbean kaydedilmiş. Bu görüntüler, uluslararası toplumun Suriye’de yaşanan insan hakları ihlallerine dair farkındalığını artırmayı hedefliyor.
SEDNAYA HAPİSHANESİ GÖRÜNTÜLERİ
Sednaya’dan gelen görüntüler, cezaevinin iç yapısını ve işkence odalarını detaylı bir şekilde gösteriyor. “Kırmızı bina” ve “beyaz bina” olarak bilinen iki ana gözaltı tesisi, binlerce kişinin işkence ve infaz edildiği mekanlar olarak belgeleniyor. Kırmızı binada siviller, beyaz binada ise askeri personel tutuluyor ve bu iki bina, tutukluların sistematik olarak işkenceye maruz kaldığı yerler olarak tanımlanıyor. Görüntüler, tutukluların nasıl gruplar halinde hücrelere yerleştirildiğini ve işkence süreçlerinin nasıl başladığını açıkça ortaya koyuyor.
Görüntülerde, infazlardan önce tutukluların “parti” adı altında toplandığı ve hücrelerden çıkarıldığı anlar da yer alıyor. Bu süreçte, tutukluların Askeri Saha Mahkemesi’nde hızlı bir şekilde ölüme mahkum edildiği ve ardından infaz odasına götürüldüğü görülüyor. İnfaz sonrası cesetlerin nasıl toplu mezarlara götürüldüğü de görüntülere yansıyor. Bu görüntüler, Suriye’de yaşanan vahşetin boyutunu anlamak için önemli bir kaynak oluşturuyor ve insan hakları örgütlerinin çalışmalarına ışık tutuyor.