Batı Nil virüsü ölüm oranı binde bir! Tedavisi olmayan virüs Türkiye’de Bursa ve İstanbul’da görüldü

Batı Nil virüsü ölüm oranının düşük olması endişeleri bir nebze olsun azaltmış olsa da virüsün Türkiye'de görülmesi vatandaşları korkuttu. Tedavisi bulunmayan Batı Nil virüsü hakkında birçok kişi detaylı bilgi almak için araştırma yapmaya başladı.

Sağlık Bakanlığı, Batı Nil Virüsü Enfeksiyonu hakkında önemli bir açıklama yaparak, 2024 yılında Türkiye’de altı kişide bu hastalığın tespit edildiğini duyurdu.

Bakanlık, sivrisinek kaynaklı bu enfeksiyonun, özellikle yaz aylarında ve sonbahar başlarında ortaya çıktığını belirtti.

Hastalığın, sivrisinek ısırıkları yoluyla bulaştığını vurgulayan açıklamada, virüsün kişiden kişiye doğrudan bulaşmadığına dikkat çekildi.

BATI NİL VİRÜSÜ TÜRKİYE’DE GÖRÜLDÜ MÜ?

Sağlık Bakanlığı, Türkiye’de Batı Nil virüsü vakalarının bu yıl içinde altı kişide tespit edildiğini duyurdu.

İstanbul ve Bursa illerinde görülen bu vakalar, halk sağlığı açısından ciddi bir endişe kaynağı oldu.

Uzmanlar, virüsün yayılımını önlemek için dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.

BATI NİL VİRÜSÜ TEDAVİSİ VAR MI?

Batı Nil Ateşi’nin bilinen bir tedavisi ya da koruyucu bir aşısı bulunmamaktadır.

Hastalık, bazı belirtilerin hafifletilmesine yönelik semptomatik tedavi yöntemleri ile yönetilebilir.

Ateş ve ağrı gibi belirtileri hafifletmek için genellikle ağrı kesici ve ateş düşürücüler kullanılır.

Fakat hafif belirtiler gösteren hastaların büyük bir kısmı, özel bir tedaviye ihtiyaç duymadan iyileşebilirken, bazı belirtiler birkaç hafta boyunca sürebiliyor.

BATI NİL VİRÜSÜ NEDİR?

Batı Nil Virüsü, tropikal ve ılıman iklimlerde yaygın olarak görülen ve zoonotik özellik taşıyan bir virüstür.

İlk kez 1937 yılında Uganda’da, Batı Nil bölgesinde izole edilmiştir. Virüs, özellikle kuşlar arasında yaygın olup, ilk kez 1953 yılında Nil Deltası’nda kargalar ve güvercinler üzerinde tanımlanmıştır.

Batı Nil Virüsü’nün insanlara bulaşması, çoğunlukla sivrisinek ısırıkları yoluyla gerçekleşir.

BATI NİL VİRÜSÜ HANGİ ÜLKELERDE GÖRÜLDÜ?

1999 yılında, Batı Nil virüsünün ABD’ye yayılması büyük bir salgına yol açmış ve bu salgın dünya genelinde dikkat çekmiştir.

Hastalığın en büyük salgınları arasında Yunanistan, İsrail, Romanya, Rusya ve ABD’de görülenler yer almaktadır.

Virüsün yayılması, genellikle kuşların göç yolları üzerinde yer alan bölgelerde daha yoğun şekilde gözlemlenmektedir.

Türkiye’de de Batı Nil Virüsü, 2010 yılından itibaren kayıtlara geçmiştir. 2010 yılında bildirilen 47 vaka arasında 10 ölüm gerçekleşmiş, 2018 yılında ise 26 vaka ve 3 ölüm kaydedilmiştir.

2019 yılında yalnızca 10 vaka bildirimi yapılmış olup ölüm vakası yaşanmamıştır.

BATI NİL VİRÜSÜ BELİRTİLERİ NELER?

Batı Nil Virüsü bulaşan kişilerin yaklaşık %80’i herhangi bir belirti göstermemektedir.

Ancak enfekte olan bireyler, sivrisinek ısırığından 2 ila 14 gün sonra belirtiler yaşamaya başlayabilir.

Batı Nil Virüsü belirtileri ise şunlardır:

Yüksek ateş
Genel halsizlik
Bulantı ve kusma
Şiddetli baş ağrısı
Kas ağrıları

BATI NİL VİRÜSÜ ÖLÜM ORANI NEDİR?

Hastaların küçük bir kısmında (%2’den az) nörolojik tutulum gözlenebilir ve bu durum, bazı hastaların yarı-koma durumuna girmesiyle sonuçlanabilmektedir.

Virüsün neden olduğu ciddi vakalar, özellikle yaşlı bireylerde daha yüksek oranda ölüme yol açabilmektedir.

Tahminlere göre, Batı Nil Virüsü’ne yakalanan kişilerde ölüm oranı binde bir civarındadır.

BATI NİL VİRÜSÜ TEDAVİSİ VAR MI?

Batı Nil Virüsü için spesifik bir tedavi bulunmamaktadır.

Hastalığın yaygın olduğu bölgelerde yaşayanların sivrisinek ısırıklarına karşı önlem almaları büyük önem taşımaktadır.

Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’ne göre, 2024 yılı 3 Ağustos tarihine kadar Avrupa’da toplam 120 vaka bildirilmiş olup, İtalya en çok vaka görülen ülkedir.

11 Ağustos itibariyle Batı Nil Ateşi kaynaklı toplam ölüm sayısı 10 olarak kaydedilmiştir ve bu ölümlerin tamamı İtalya’da gerçekleşmiştir.

Yunanistan Ulusal Halk Sağlığı Örgütü tarafından 1 Eylül’de yapılan açıklamaya göre, ülkede Batı Nil Virüsü vaka sayısı 123’e yükselmiş ve virüs nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetmiştir.